Yazılarım


Merhaba Arkadaşlar,

Başlıktan da anlaşılacağı üzere bu kutsal ve mükemmel dine inananların ne yapmaya çalıştığını gözden geçirmek amaçlı bir yazı hazırladım. Elbette ben Din konusunda ahkam kesecek yeterli bilgi ve beceriye sahip değilim. Ama bir gerçek varsa Allah’ın verdiği beyni sonuna kadar kullanmaya çalışan, sorgulayan, araştıran ve hala öğrenen bir yapıya sahibim. Bu yazımdan ötürü beni eleştiren olursa emin olsun o kişi aslında gerçek Müslüman olamamıştır.

Ülkemizde geçtiğimiz dönemlerde de bir çok yobaz hareket oldu ve gelecekte de olacak. Bu gerçek. Çünkü coğrafyamız yobazlık kaynıyor. Ama neden sorgulama yetisine sahip insanlar bu konular üzerinde durmaz, neden yapılan yanlışlar irdelenmez anlamak mümkün değil. Özellikle son 10 yılda şahsen dinimden soğuttular, uzaklaştırdılar. Kimse benim inancımı tartamaz, eleştiremez. Tabi ki bende… Ancak hala kadınlar ile uğraşan, onların özgürlüklerine dil uzatan hatta bazı bölgelerde cezalar veren, idam eden , falakaya yatıran ve şahitliğini bile kabul etmeyen ÇAKMA MÜSLÜMAN’ların giderek çoğalması endişe verici bir boyuta gelmiştir.

Rabbime her zaman sorarım, “Neden bu mükemmel dini bu kadar gerizekalı bir coğrafya’ya gönderdin” diye … Aslında cevap zaten içinde çünkü Gerizekalılar… Onlara birinin yol göstermesi şarttı ve oldu. Peki ne değişti? Bence hiç bir şey.. Puta tapmasalar da hala aynı gerizekalılıklarına devam eden bir Arap dünyası ve onu adam sanan diğer müslümanlar… Çok üzülüyorum çok. Hazreti Peygamber efendimizin yolundan gittiğini söyleyerek ÇALAN, ÇIRPAN, DOLANDIRAN, KUL HAKKI YİYEN, ÇOCUKLARA TECAVÜZ EDEN büyük bir yobaz kesim ile karşı karşıyayız. Bunun sonu elbette Kıyamet olacak. Ve merak ediyorum inandığımız gibi öbür tarafta bu sapkınlar mı cennete girecek yoksa gerçek insan evladı olan bizler mi? Görücez. Ama bir gerçek var ki Rabbim sadece izliyor. Neden gerekeni yapmıyor sorusunun cevabı ise aslında önümüzde duruyor. “O zaman Kıyamet mi gelir?” …. Bu kadar gerzek ve menfaatçi olacak, bu kadar sapkın olacak ki Kıyamet zamanı gelebilsin… O zaman şu soru akla geliyor.. “Biz gerçek inanan ve İnsanlığını korumaya çalışan kişilerin suçu ne?” Onlar gibi sapkın mı olmalı , kul hakkımı yemeliyiz. Kimse bana bu dünyada gerçek Müslüman ayaklarına yatmasın. Herkes son derece sahtekar, menfaatçi ve hırsız. Varın Kategorilerini siz belirleyin. Unuttukları en önemli şey ise Bu Dünyanın Bir de Öbür tarafı olduğudur. İnşallah…

Dua okumak, Namaz Kılmak, Hacca gitmek ne mükemmeldir değil mi? Ama o anlıktır. Bittiği anda yine çalmaya çırpmaya, sahtekarlığa, kul hakkı yemeye başlar, bayanlara sapkın bakışlar besleriz. Gitti koca namaz , gitti dualar.. Farkında değil salaklar..En basiti Trafik. Bir tane insan gösterin ki başkasının hakkına saygı göstersin, ona yardım etsin. Kornalar, kazalar, hak yemeler, kavgalar, engelli yollarına park etmeler, gece yarısı yüksek müzikli araçlar, motor sesleri……. Adam acil servis önünde disko müziği bangır bangır dinliyor. Bir kişi de uyarmıyor. Çünkü sonuç belli, BELA….

Sözlerimin özü, hiç kimse bana Müslümanım demesin. Ahkam kesmesin. Gerçek müslüman Allah’ın lütfettiği yaşamı sürerken hak yemeyen, saygılı olan, çalmayan , tecavüz etmeyen , kendi işini bırakıp başkasına yardım eden, Kurbanda kestiği hayvanını gerçek ihtiyacı olanlar ile paylaşan, din tüccarlığı yapmadan sessizce ibadetini yerine getiren, iftira atmayan, hak yemeyen, kazandığı her kuruşun hakkını veren insandır. Yoksa hayvandan bir farkı kalmaz zaten.

Gerçek ve mükemmel bir dine sahibiz ama gerçek İslamiyetin zerresini yaşamıyoruz. Kara çarşafları, tesettür, baş örtüsü falan zırva şeyler. Boş şeyler.. Önce kendinize şu soruyu sorun lütfen…;

“BEN EN SON HANGİ İNSANA MENFAAT GÖZETMEDEN YARDIMDA BULUNDUM?” Bir cevabınız varsa insanlığınız hala var demektir. Düşünün bir kere..

Türkiye aldığı kararlar ile dünya çapında zaten eleştirilir bir hale gelmişken şimdi yepyeni bir problemle uğraşmak zorunda kalmıştır. Bir Papaz sözde kalkışmaya yardım ettiği gerekçesi ile tutuklanarak ev hapsine alınmıştır. Ben zaten bu kalkışmanın bir senaryo olduğunu defalarca belirtmiştim. Ama halkımızın ne kadar anlayış ve zekaya sahip olduğu zaten açıkça seçimlerde belli olmuş ve şahsen anlamalarını beklemem imkansız hale gelmiştir. Bir ülke karar aldığında başka bir ukala ülkenin kendini kaf dağında görerek tehditler savurması artık günümüzde kabul edilemez bir realitedir. Bugüne kadar bir çok Asker, Polis, Öğretim görevlisi saçma sapan sebeplerle FETÖ üyesi adı altında katledilirken sesini çıkarmayan insanların buna da susacağına o kadar eminim ki yapılacak bir şey olduğunu sanmıyorum. Başta bulunan keyfi tutumlu bir insanın istediklerinin yapılması kanla terle kurulmuş koskoca bir ülkenin kader ve geleceği ile bu kadar kolay oynanabilir mi, maalesef öyle.

Dostlar, bu yazımı okuyanlar ve beni tanıyanlar zaten düşüncelerimi bilip de bulunduğumuz ortamda cesaret göstererek okuyan insanladır ki geneli zaten yabancı dostlarımdır. Suni meseleler ile halkı sömürmeye çalışmayın bilader, Halkın dini inançları ile oynamayın. Şu an 2 DELİ LİDER’in kaprisleri dünyayı etkiler bir hale gelmiştir. Hadi gelin biraz bilgi sahibi olalım neler olmuş ve olabilecek;

ABD Başkanı Trump, bizzat FETÖ üyeliğinden tutuklu Pastör Andrew Brunson’ı istedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan(!) dün yaptığı açıklamada ‘Bizden papaz istiyorlar, sizde de bir papaz var verin yargılayalım diyorum.’ diyerek FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in iadesine işaret etti. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, ‘Bu tür bir şeyin söz konusu olabileceğini zannetmiyorum’ diyerek takas ihtimalini reddetti. İZMİR’de, ev hapsinde bulunan ABD’li rahip Andrew Craig Brunson’ın sokağındaki güvenlik önlemleri devam ederken, evinin önünde Özel Harekat polisleri bekliyor. Motorize polis ekipleri ise sokakta devriye geziyor. FETÖ/PDY ile terör örgütü PKK adına suç işlediği ve casusluk yaptığı iddiasıyla tutuklanan, sağlık sorunları gerekçe gösterilerek, cezası ev hapsine çevrilen ABD’li rahip Andrew Craig Brunson’ın evinin bulunduğu Alsancak semtindeki Işılay Saygın Sokak’ta güvenlik önlemleri sürüyor. Motorize polis ekipleri, sokakta devriye gezerken, Özel Harekat polisleri de evin önünde bekliyor. Polisler, şüphelendikleri kişilerin üzerinde ve araçlarda arama yapıyor. ABD’li rahip Andrew Craig Brunson, ‘FETÖ/PDY ile terör örgütü PKK adına suç işlemek’ ve ‘devletin güvenliği bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri siyasal ve askeri casusluk amacıyla temin etmek’ suçlarından 35 yıla kadar hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanırken, sağlık sorunları dikkate alınarak, cezaevinden tahliye edilmiş ve ev hapsine alınmıştı. Peki Trumpt beyefendi siz Amerika’da Milli Güvenlik Riski adı altında kimlere ne muameleler yapıyorsunuz, o zaman neden kendinizi yargılamıyorsunuz da ahkam kesiyorsunuz dimi? Vız gelir tırıs gider bu çaba….

Peki ,Rahip Andrew Brunson kimdir?

ABD ile Türkiye arasında bir süredir ‘papaz’ gerilimi yaşanıyor. ABD Başkanı Trump, bizzat FETÖ üyeliğinden tutuklu Pastör Andrew Brunson’ı istedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptığı açıklamada “Bizden papaz istiyorlar, sizde de bir papaz var verin yargılayalım diyorum.” diyerek FETÖ elebaşı Fetullah Gülen’in iadesine işaret etti. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, ‘Bu tür bir şeyin söz konusu olabileceğini zannetmiyorum’ diyerek takas ihtimalini reddetti. İZMİR’de, ev hapsinde bulunan ABD’li rahip Andrew Craig Brunson’ın sokağındaki güvenlik önlemleri devam ederken, evinin önünde Özel Harekat polisleri bekliyor. Burada bile farklı muamele söz konusu, ben nice insan biliyorum yaşına hastalığına bakılmadan hapishanelere atılarak vefat etmelerine neden olunmuştu. Bu arkadaşın farkı nedir de sen evinde göz altına alıyorsun. Bu adalet mi? O vefat eden vatandaşlarımızın hesabını kim verecek şimdi? Neyse,

Motorize polis ekipleri sokakta devriye geziyor. FETÖ/PDY ile terör örgütü PKK adına suç işlediği ve casusluk yaptığı iddiasıyla tutuklanan, sağlık sorunları gerekçe gösterilerek, cezası ev hapsine çevrilen ABD’li rahip Andrew Craig Brunson’ın evinin bulunduğu Alsancak semtindeki Işılay Saygın Sokak’ta güvenlik önlemleri sürüyor. Motorize polis ekipleri, sokakta devriye gezerken, Özel Harekat polisleri de evin önünde bekliyor. Polisler, şüphelendikleri kişilerin üzerinde ve araçlarda arama yapıyor. ABD’li rahip Andrew Craig Brunson, ‘FETÖ/PDY ile terör örgütü PKK adına suç işlemek’ ve ‘devletin güvenliği bakımından niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri siyasal ve askeri casusluk amacıyla temin etmek’ suçlarından 35 yıla kadar hapis cezası istemiyle tutuklu yargılanırken, sağlık sorunları dikkate alınarak, cezaevinden tahliye edilmiş ve ev hapsine alınmıştır.

Ankara’nın ABD Başkanı Donald Trump’ın Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’dan bizzat iadesini istediği FETÖ üyeliğinden tutuklu Pastör Andrew Brunson’ı bir takas konusu olarak gördüğü uzun zamandır Washington’da dillendirilen bir iddiaydı. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın(!) ‘Bizden papaz istiyorlar, sizde de bir papaz var. Verin yargılayalım’ şeklindeki sözlerle ‘Fetullah Gülen’e karşılık Brunson’ imasında bulunmasına ABD’den yanıt gecikmedi. ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Heather Nauert, ‘Bu tür bir şeyin söz konusu olabileceğini zannetmiyorum’ diyerek takas ihtimalini reddetti. Nauert, Ankara’nın Gülen’in iadesi için gönderdiği dosyaların hala incelenmekte olduğunu ve bu konuda henüz bir gelişme olmadığını da kaydetti.

Ülke: Türkiye
Temel Bilgiler: 20’den fazla yıldır Türkiye’de yaşayan Amerikalı bir papaz
Bu tarihten sonra gözaltına alındı: 7 Ekim 2016
Suçlandığı konu: “terör örgütünün desteği” ve “politik veya askeri casusluk”
Biyografi: 50 yaşındaki Andrew Brunson, 23 yıldır Türkiye’de yaşayan bir Amerikan vatandaşıdır. İzmir kentinde küçük bir protestan öncesi Presbiteryen cemaati olan İzmir Diriliş Kilisesi’nin papazıdır.
Toygun Atilla’nın haberine göre ABD ile Türkiye arasında diplomatik gerginliğe de neden olan tutuklanma sonrası ABD Başkanı Trump, bizzat papaz Brunson’un iade edilmesini de istemişti.

Papaz Brunson faaliyetleri ve FETÖ irtibatları konusunda tanıklar ve gizli tanıklar İzmir’de ifade vermişti. Yeni deliller ışığında, cezaevindeki papaz Brunson, üyük güvenlik önlemleri altında İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na getirilmişti.
Güvenlik gerekçesi ile gizlilik içinde yürütülen süreçte, papaz Brunson’un yanında avukatı Tuğba Aydın bulunmuştu. Savcılık sorgusunun ardından İzmir 2. Sulh Ceza Hakimliği’ne çıkartılan papaz Brunson’a “devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasi veya askeri casusluk amacıyla temin etme, Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek,Anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs ” suçlamaları yönetilmişti.

Suçlamaları kabul etmeyen papaz Brunson ise ifadesinde , ” Ben İsa mesihi savunan biriyim. Kilise kuran ve bunu devletin bilgisinde yapan bir din adamıyım. Hiç bir İslami hareketi asla desteklemem. Hayatımda da tanıdığım hiç bir FETÖ’cü yoktur ” diye konuşmuştur. Sizce saçma değil mi? Büyük yalan ama yerseniz….
Rahip Andrew Craig Brunson, 11 Nisan 2011’de Alsancak’taki Protestan Diriliş Kilisesi avlusunda cemaatle sohbet ettiği sırada, Mehmet Ali Eren’in silahlı saldırısına uğramış ve hafif yaralanmıştır.

Andrew’u ziyaret etmeyi isteyen bir avukatın erişimi reddedildi. Avukat bir beyanname ile geri döndüğünde, yetkililer kendisine bir avukat istemediğini bildiren bir bildiri imzaladığını; İmzaladığı belge hukuki temsil hakkından feragat etti. Başlangıçta, Türkiye bir ABD konsolosluğu temsilcisinin onunla buluşmasına izin vermeyi reddetti ve Viyana Konsolosluk İlişkileri Sözleşmesi’ni ihlal etti. Bu dönemde, Pastor kilisesinin üyeleri ona yiyecek, su ve giysi getirmeye çalıştılar, ancak 13 Ekim’e kadar erişim engellendi. Pastor Brunson’ın diğer mahkumlarla iletişimine izin verilmedi ve Harmandalı Gözaltı Merkezinde bir araya geldi.Ulan zaten evine almışsın, niye Avukatı veya yardımları kendisine ulaştırmıyorsun. Bu neyin havası, neyin ahkamı. Madem evine gönderebiliyorsun bırak haklarına sahip olabilsin, ne yaptıysa yaptı hesabını zaten verir ama bu muameleyi PKK’lı ibne Öcalan’a bile uygulamadın.

9 Aralık 2016 tarihli bir duruşmada yayımlanan bir mahkeme heyeti, Pastor Brunson’un “silahlı terör örgütü üyeliği” ile suçlandığını belirtti. Yargıcın, Pastor Brunson’un, Türk hükümetinin planlamayı suçladığı Gülen hareketiyle bağlantılı olduğu iddialarından bahsettiği bildirildi. başarısız Temmuz 2016 darbesi.
Brunson, başlangıçta sadece sekiz mahkumu tutmak için inşa edilmiş bir hücrede tutuldu. Ağustos 2017’de FETÖ hareketine üye olmakla suçlanan iki adam ile birlikte bir hücrede bulunduğu Kırıklar Cezaevi’ne nakledildi. Hücresinde günde 24 saat harcıyor ve haftada bir kez ziyaretler için ayrılıyor. Bazen aile ziyaretlerine izin verilir ve ABD Büyükelçiliği onu düzenli olarak görür.

CUMHURBAŞKANI ERDOĞAN: ABD SESİNİ ÇIKARTMIYOR

Cumhurbaşkanı Erdoğan Perşembe günü Polis Akademisi Mezuniyet töreninde yaptığı konuşmada şunları söyledi: ‘Pensilvanya’da bu nasipsiz adamın peşinden giden profesörler var. Amerika onlara 400 dönüm arazi tahsis etmiş. Amerika’nın bir sesi çıkıyor mu? Çıkmıyor. Defaatle görüşmemize rağmen, 85 koli dosyayı bunlara göndermemize rağmen ses çıkıyor mu? Çıkmıyor. Bizden papaz istiyorlar, sizde de bir papaz var verin yargılayalım diyorum. Hemen, ‘karıştırma orayı’ diyorlar’.

Arkadaşlar, maalesef İslam aleminin desteğini alacağını zanneden zavallı bir insan ve yaptıkları yüzünden Vatanımız büyük yaptırımlar altında ama hala ahkam keserek ağzından çıkanlara bakmadan şakşakçı insanların gazı ile ağır konuşmalarına devam ediyor. Bu büyük bir felakete doğru bizi götürmekte ve sonuçlarını maalesef yine bizler ödeyeceğiz. Ama birbirimize şüphe ile yaklaşmak yerine birlik beraberlik içinde olmamız gerekmektedir. Allah Peygamber kullanarak şov yapan kesimden olmayın, realist olun. Derhal yapılan hatalar son bulmalı.

Bir tek gerçek lider vardır ve O’nun izinden gitmemiz gerekmektedir. “Mustafa Kemal ATATÜRK” . Unutmayın arkadaşlar. Üzerimizdeki oyunlarına devam eden Amerika Birleşik Devletleri kendi Milli Güvenliğine baksın ve başka yerler ile uğraşmayı bıraksın. Amerika dünya üzerindeki etkisini hızla kaybetmektedir. Ve eğer bir an evvel başlarındaki lideri değiştirmezlerse neler olabileceğinin onlarda farkında merak etmeyin.

Son sözüm Herkes kendi tabağındaki yemeğe baksın, başka tabaklara bulaşmasın.

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE…..
Saygı ve Sevgilerimle,

Merhaba Dostlarım...

Sanırım çok da açıklama yapmaya gerek yok değil mi? Evet ne oldu bu canım ülkeye ve insanlara.. Gerçi ülkede Türkler yakında azınlığa düşecek gibi görünüyor ama bu topraklar atalarımızdan bizlere emanet ve korumak için yeminliyiz. MEVCUDİYETİMİZİN YEGANE TEMELİ BUDUR….

1071 Malazgirt sonrası bu vatan topraklarına yerleşerek yüzyıllar boyunca kan dökmüş bir milletin evlatlarıyız ama saygı ve sevgiden çok uzak kaldık. Hunlardan süre gelen çekilememezlik sürekli karşımıza zaten çıkmaktadır ama gel gelelim en çok zararı gene biz kendimize vermekteyiz.

Bu neyin düşmanlığı bilmiyorum ama iyi bir yolda olmadığımız o kadar aşikar ki bir kişi de çıkıp VATAN ve TÜRKLÜK için bir şeyler yapmak yerine MAKAM ve PARA için satmaya başlıyor. İşte bu sebepledir ki kimse ATATÜRK’ümüzün yanından bile geçemez. İşte bu sebepledir ki ATAMIZ dünyanın gördüğü en büyük liderlerden birisidir. Tapılacak bir PUT değil, Hayranlık ve Saygıyla anılması gereken bir ÖNDER olarak değerlendirilmelidir.

İslam coğrafyası bu kadar aptal dolu olmasaydı bugün yabancı teknolojileri peşinde koşmak yerine kendi teknolojik gelişmemize öncelik verirdik. O zor koşullarda verilen mücadelelere ve yapılan gelişmelere şimdi kıyas yaparak biz daha iyisini yaptık denmesi o kadar gülünç ki Graham BELL’e neden Cep telefonu kullanmıyorsun be adam? demek gibi bir şey…

Müslümanlar Allah ile yatıp Allah ile kalkıyor ama tanıdığım tüm kullar faiz, hırsızlık, soygun, tecavüz, çocuk tacizi, yalan, sahtekarlık ve kul hakkı yemek yoluyla kese doldururken Beyin kullanmak yerine var olan ve kendilerine büyük tehdit teşkil eden beyinleri yok etmeye , bunu yaparken de islami kurallar ile kandırmaya gitmelerine o kadar çok gülüyorum ki ifade edemem.

Ben Müslümanım ama adam gibi Müslüman o kadar az gördüm ki komik geliyor. Oysa Hristiyan , Musevi hatta putperestlere bakıyorum yeminle bizden daha Müslüman ve Allah sevgileri var. Elalem Jüpitere uzay aracı gönderip, canlı hücre üretimi ile uğraşırken bu coğrafyadaki kör cahiller Din istismarı yaparak Allah’ı kullanarak ceplerini ve zevklerini ihya ediyorlar. Her zaman Allah inancım ile bu insanların yok olması için dua ettim ama her seferinde de gördüm ki Bunlar Kazanıyor. O zaman biz mi yanlış yapıyoruz. Bir ÇÜK Tarikatı da biz mi kursak da mürit kadınlarla keyfetsek. Yıkanmayı ve traş olmayı bile bilmeyen pis mahlukatların İslamiyet anlatması inanılmaz bir aptallıktır.

Rabbim bile Kafir’e cezasını verdikten sonra af etme güzelliğini göstermiş ancak bir tek grubu ayırmış ve asla cenneti göremeyeceklerini bildirmiştir. Münafıklar….. Yani ÇAKMA MÜSLÜMANLAR….. Yani şu anki yaşayan akıl fukaraları.. Acıyorum bazen ama acınmamalılar. Eğitimli adamları bile nasıl kandırıyorlarsa artık bi şekilde kendi yollarına sokabiliyorlar. Dün canım Fetö üstadım diyenler bugün Kahrolsun bu Fetö nidaları attıkça ağzıma gelenleri söylesem herhalde başım dertten kurtulmazdı.

Askerimiz güneydoğuda yetkileri kısıtlı bir şekilde terör örgütü ile uğraşırken millet yılların verdiği intikam ile Asker ile uğraşıyor. Elin köpek Suriyelisi vatanını bırakmış ülkemde caka satıp bedava yaşıyor ama mücadelesini benim Asker kardeşlerim veriyor. Para da bizim cebimizden çıkıyor.. İnanılmaz bir şey bu. Araplaştırılmaya çalışılıyoruz ve Akil Gerzekler buna yol veriyor. Sanatçı ve politikacı o kadar çok aptal görüyoruz ki acaba öldükten sonra nerede nasıl barınacaklar bilmiyorum. Döneklik benim kitabımda asla olmadı ve olmayacakta…

Şu an herkes birbirinden şüphelenmeye, herkes birbirini suçlamaya o kadar yoğun başladı ki birlik ve beraberlik yok oldu gitti. Milliyetçilik ayaklar altında, Cumhuriyetimiz Dahili düşmanların tehditi altında, Eğitim ve Sağlık sistemleri çöktü, Hayat pahalılığı arttı, Komşularla ilişkilerimiz sıfırında altında, heryer Tarikat doldu, Ülkemiz ajan kaynıyor, Gizli hiç bir bilgi kalmadı, deşifre oldu, Asker moralsiz çünkü sürekli zan altında…. Yok böyle bir şey arkadaşlar…

Bu ülke Mehter marşını da çalar ve gururla dinler ama asıl marşımız İstiklal Marşıdır.. Atatürk’e minnet etmek yerine sünnetini bile gündeme getiren yobazların hepsini lanetliyorum. Böyle bir insana ve ailesine teşekkür etmek yerine dedelerinin düşmanla yaptığı anlaşmaya sadık kalarak Vatanımızı parçalamaya çalışıyor. Çok üzülüyorum.

Ben Türküm, ve Gurur duyuyorum..

Kimse kalbimdeki ATATÜRK sevgisini ve hayranlığını yok edemez. O tablolarda, heykellerde veya kitaplarda değil yüreğimizde yaşıyor ve ancak bu can gidince silinebilir. Bu da böyle biline..

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE……

Merhaba Türkiyem,...

Bugün meydanlarda işgal kuvvetlerine karşı var olma savaşımıza son noktayı koyduğumuz gün olarak tarihte yerini almıştır. Yokluk içerisinde var olan genç eğitimli bir delikanlı ortaya çıkmış ve batının Osmanlı üzerindeki planlarına bir dur demiş ve varlığımızın özgür bir şekilde devam edebilmesi için herşeyini ortaya koymuştur.

Bugün o düşmanların bile saygı ve hürmetle adını andığı Mustafa Kemal ATATÜRK’e karşı kendi milletinin içinden çıkan bazı yabancı tohumlar sırf kendi menfaatleri için saldırmakta, hakaret etmekte ve hatta anılması için dikilen heykellerine saldırmaya kalkmaktadır. Zamanında dedelerinin düşmanla işbirliği yaptığı düşünüldüğünde aslında şaşırtıcı bir durum değildir.

Oysa, Önderimiz sayesinde nasıl bir ortamdan kurtularak bu noktaya geldiğimizi görmezden gelmekte ve Arap düşkünlüğünü öne sürerek tarihin en kahpe insanlarından medet ummaktadır. Bizler Müslümanlığın gerçek temsilcileriyiz, bizler barışçılız, bizler hoş görülüyüz… Ama aynı zamanda bizler sorgular, gelişir, okur, öğrenir ve araştırırız. Bilim bizim içimizdedir.

Sokaklarda Koka kola dökenler, İsrail ve Amerikan bayrağı yakanlar, hele hele Demokrasi bekçileri nerdesiniz ? Ülke kan ağlıyor, her yerde yoksulluk, her yerde terör var. Dökülen kan sizin değil mi? bu nasıl bir akıl şaşırmasıdır. Bu nasıl bir aptallıktır. Allah’a, Peygamber’e şirk koşanların, sürekli aldatıldık diyenlerin , ceplerini dolduranların hiç mi şu ülkeyi kurtaranlara saygısı yoktur. Velev ki Atamı sevmiyorsun, tamam sevme zaten. Onun da senin sevgine ihtiyacı asla yok, ama bari saygı göster. Aldığın nefesi ve namus şerefini O insana borçlusun. Yoksa Baban bir Yunan, bir İngiliz veya Fransız olabilirdi. Gerçi o da bir soru işareti ya hadi neyse…

Bu ülke de hiç bir zaman mükemmeli yaşamadık, hiç bir zaman rahat olmadık ama şu anda ki gibi de hiç bir zaman bölünmedik ve ayrıştırılmadık. Herkes kardeş gibi yaşıyor ve birbirine saygı duyuyordu, gezmelere gidiyordu, yolda karşılaştığı zaman sohbet ediyordu, iletişimde özgürdü. Şimdi öyle mi ya?

Heryer kara çarşaf ve cehalet doldu. Ben size bir şey söyleyeyim mi? Psikolojide bir açıklama vardır , “sakındığın herşey aslında senin yapmak istediklerindir.” Meali ise sen eşini kapatıyorsun çünkü başkalarının eş ve çocuklarına öyle sapıkça bakıp düşüncelere ve hatta eylemlere geçiyorsun ki aynısının kendi akrabalarına yapılmasından korkup çarşafa veya tesettüre sokuyorsun. Az bir delikanlı ol. Dünyanın her yerinde tecavüzler var, sorunlar var ama dünyanın hiç bir yerinde çocuklara karşı bu yapılmıyor. Müslüman coğrafyası ise çocuk tecavüzü doldu. Bu mu senin din anlayışın, Adam oruç tutmuyormuş.. Sanane. Hesabını o verecek, açık giyiyormuş , sanane, şimdi kapalı olunca Müslüman mı oluyorsun bilader ?

Hayatımda 3 defa para için kazıklandım ve hepsi de hacıydı. Buyur açıkla bakalım. Çocuk pornosu, tecavüzler, kadınların hayvan muamelesi görmesi, Din adı altında tarikatlar ile ceplerin doldurulması, Tek bir sure bile bilmeyenlerin çıkıp da Tekbir getirmesi, Askerlik yapmamış tiplerin çıkıpta Demokrasi Bekçiliği yapıyorum demesi, daha regil bile olmamış 6 yaşında bir çocukla evlenilebileceğinizin söylenmesi, Allah ve peygambere şirk koşulması, namaz kılarken önündeki çocukların kalçalarının dikizlenmesi, Kurban bayramında kesilen kurbanların kendi dolaplarında depolanması ve dağıtılmaması, Eş dost ve akrabaların sürekli makamlara getirilerek peşkeş çekilmesi , din iman kisvesi altında para para para diye hak yenmesi, ….. Ya daha neler neler….

Hocam Bu Müslümanlıksa bu dinde bir sorun var demektir. Düşün bir kere en son ne zaman bir yetim doyurdun, bir çocuk sevindirdin, ne zaman bir yaşlıya yardımda bulundun, ne zaman kavga etmedin.. Söyle kardeşim söyle. Ama hatırlamaz bir çoğunuz çünkü yok öyle bir şey.

Medeniyet dinsizlik demek değildir, Medeniyet İnsan olmak ve Allah’ın verdiği düşünme erkini kullanarak daha ilerilere gitmektir. Din ve iman İnsan ile Allah arasında bir olgudur, Şov aracı değildir. Üzülüyorum çok üzülüyorum. Ülkem ne hale getirildi. Yazık.

Ne şehide, ne Atasına, ne yapılan mücadeleye, ne insana artık hiç saygı kalmadı. O beğenmediğiniz Hristiyanları biraz izleyin de insan değerinin ne demek olduğunu görün. Biz en mükemmel dine sahip en salak topluluk haline geldik. Dini yüceltmek yerine şirk koştuk ve faydalandık. Şovu bırakın artık.

Zaman birleşme ve yükselme zamanıdır. Ceddin deden diyorsun ya hani işte o Cedde saygı duymaktır, işine gelene değil şovmen.. Bu ülke Alparslanları, Osman beyleri, Fatih Sultan Mehmetleri, hele hele Mustafa Kemalleri kolay kazanmıyor. Aklınızı başınıza alın ve ülkenize sahip çıkın. Umarım …..

NE MUTLU ATATÜRKÇÜYÜM DİYENE…

NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE……